İklim değişikliğiyle mücadelede ulusal düzeyde yasal çerçeve oluşturan 7552 sayılı İklim Kanunu (“Kanun”), 9 Temmuz 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu Kanun, Türkiye’nin net sıfır emisyon hedefiyle uyumlu olarak karbon fiyatlandırma mekanizmalarının kurulmasını, sera gazı emisyonlarının azaltımını ve iklim değişikliğine uyum faaliyetlerini bir bütün olarak düzenlemektedir.
Kanun; planlama, uygulama, finansman ve denetim boyutlarını içeren kapsamlı bir yapı sunarken, ayrıntılı teknik düzenlemeleri ikincil mevzuata bırakmaktadır.
Emisyon Ticaret Sistemi
İklim Kanunu uyarınca, Türkiye’de ilk kez ulusal bir Emisyon Ticaret Sistemi (“ETS”) kurulması öngörülmektedir. İklim Değişikliği Başkanlığı (“Başkanlık”) tarafından belirlenecek üst sınırlar çerçevesinde işletmelere emisyon tahsisatı yapılacak, bu tahsisatlar ETS piyasasında işlem görebilecek ve alınıp satılabilecektir. Sistemin işleyişi Enerji Piyasaları İşletme A.Ş. (“EPİAŞ”) tarafından yürütülecektir.
ETS kapsamındaki işletmeler, sera gazı emisyonlarına neden olan faaliyetleri için Başkanlık’tan sera gazı emisyon izni almak zorunda olup yıllık doğrulanmış emisyonlarına karşılık gelen miktarda tahsisat tesliminde bulunmakla yükümlü olacaktır. Teslim yükümlülüğünü yerine getirmeyen işletmelere hem parasal hem de ilave tahsisat yükümlülüğü öngörülmektedir. İzinlerin üç yıl içinde alınması zorunlu olup bu süre içinde faaliyetlerine devam eden işletmeler için geçici bir istisna tanınmıştır. İstisna kapsamında, üç yıllık süre içerisinde işletmelerin; ETS kapsamında faaliyetlerine devam edebilmeleri için, bir kereye mahsus olmak üzere sera gazı emisyon izinlerinin olduğu kabul edilmektedir.
Gönüllü Karbon Piyasaları ve Denkleştirme Mekanizmaları
Kanun, ETS kapsamında tahsisat yükümlülüklerinin belirli bir kısmının karbon kredileriyle denkleştirilmesine imkân tanımaktadır. Bu kapsamda ulusal düzeyde karbon kredilendirme sisteminin kurulması, denkleştirme projelerinin sertifikasyonu ve kayıt altına alınması Başkanlık yetkisine bırakılmıştır.
Hatalı ya da yanıltıcı karbon kredisi bildiriminde bulunan proje sahiplerine para cezaları uygulanmakta ve bu kredilerin geçersiz sayılması öngörülmektedir.
Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması
Kanun, ithal edilen ürünlerin gömülü karbon emisyonlarının Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (“SKDM”) ile yönetilmesini öngörmektedir. Bu düzenlemenin, Avrupa Birliği’nin aynı adlı sistemine paralel biçimde uygulanması beklenmektedir. Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda yürütülecek bu mekanizma ile, yurt içindeki üreticilere uygulanan karbon maliyetinin ithal ürünlere de yansıtılması hedeflenmektedir. Böylece hem karbon kaçağının önlenmesi hem de rekabet eşitliğinin korunması amaçlanmaktadır.
Planlama ve Uyum Yükümlülükleri
Kanun ile birlikte, ulusal katkı beyanları, yerel iklim eylem planları, strateji belgeleri ve sektörel risk analizleri gibi planlama araçları zorunlu hale getirilmiştir. Merkezi ve yerel idareler, bu planlama süreçlerinde sera gazı azaltımına ve iklim değişikliğine uyuma yönelik hedefleri dikkate alarak gerekli uygulamaları hayata geçirmekle yükümlü kılınmıştır.
Ayrıca, İl İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulları kurulması ve yerel eylem planlarının hazırlanması ile uygulamasında bu yapıların sorumluluk üstlenmesi düzenleme altına alınmıştır.
Karbon Fiyatlandırması ve Yeşil Finansman
Kanun, karbon fiyatlandırma araçları ile birlikte iklim dostu yatırımların desteklenmesini teşvik etmektedir. ETS gelirleri, karbon kredileri ve idari yaptırımlardan elde edilen gelirlerin, Başkanlık bütçesinde özel ödenek olarak tahsis edilerek yeşil dönüşüm, teknoloji geliştirme, Ar-Ge faaliyetleri ve adil geçiş uygulamaları için kullanılması planlanmıştır. Türkiye Yeşil Taksonomisi’nin oluşturulması da bu kapsamda düzenlenmiştir.
Denetim ve İdari Yaptırımlar
Kanun, ihlaller için oldukça yüksek idari yaptırımlar öngörmektedir. Özellikle ETS yükümlülüklerinin ihlali halinde, her bir eksik teslim edilen tahsisat için piyasa fiyatlarının iki katına kadar para cezası uygulanabilecek, bazı durumlarda sera gazı emisyon izni dahi iptal edilebilecektir.
Cezalar ihlalin niteliğine göre 120.000 TL ile 50.000.000 TL arasında değişebilmekte ve tekrar durumunda katlanarak artırılabilmektedir. Denetim yetkisi ise Başkanlık’a aittir.
İklim Kanunu ile birlikte Türkiye, düşük karbonlu kalkınma yolunda önemli bir yasal altyapıya kavuşmuştur. Önümüzdeki süreçte ikincil düzenlemeler ve sektör bazlı rehberlerin yayımlanması beklenmektedir.
Detaylı bilgi ve güncel gelişmeler için bizimle iletişime geçebilirsiniz.